Ruslardan Kürtlere Hint Müziği
Aralarında uzun yıllardır yurt dışında sürgün olarak yaşayan Kürt sanatçı Şiwan Perver'in eski eşi Gülistan Perver'in de bulunduğu, Büyükşehir Belediye Başkanı ve alt kademe başkanlarının da yer aldığı coşkulu bir topluluk konseri izledi.
bianet için Nirmal Naad gurubu ile kısa bir görüşme yaptık.
Nirmal Naad'ın önce ismiyle başlayalım ve nasıl doğdu?
Nirmal Naad, saf ses, arınmış ses anlamına gelir. Bizler klasik Hint müziği ile 1991 yılında tanıştık. Hepimiz farklı disiplinlerden geliyoruz. Değişik zamanlarda Hindistan'daki Sahaya Yoga Müzik Akademisinde Klasik Hint Müziği eğitimi aldıktan sonra 1999 yılında bir araya gelip gurubu kurduk. Hepimizin farklı işleri olmakla birlikte Rusya Togliatti'de bulunan Hint Yoga Müzik akademisinde öğretmenlik de yapmaktayız.
Müziğiniz bizi epeyce eskilerde izlediğimiz Hint filmlerindeki zaman, zaman neşe, bazen de doğayla örtüşük hüzün kokan tatlara taşıdı. Birazcık tarzla ilgili konuşalım mı?
Dinlemeye alıştığımız müzikler bizi ya hüzünlendirir. Ya da gergin, öfkeli yapar. Ancak klasik Hint Müziği ve Bhajanlar bizi dengeye davet eder. Dolayısıyla da bizleri neşeli kılar. Aslında ihtiyacımız olan her şey içimizde saklı. Onu dışarıda, bir başka şeyde aramak gereksiz. Bunu bilmekle birlikte nasıl yapacağımız konusunda eksikliğimiz var. İşte içimizde Kundalini adı verilen ve her insanda bulunan bu enerjinin uyanması mümkün! Bu da sadece bu içimizdeki gizli gücün uyanmasını isteyerek, içimizdeki ışığı almakla olabilecek bir şey!
Yani Hint Müziğinin aynı zamanda felsefi, uzak doğu felsefesinin ruhuyla ilgili bir tarafı mı var?
Evet. Sevgi, huzur, barış, kardeşlik aslında her insanın içinde, doğasında var. Biraz üstü örtülü olarak duruyor. Başka şeyler tarafından gizlenmiş gibi! Bunun dışarıya çıkmasına izin vermek gerek. Bu güne dek hep nefretin gücünü kullandık. Ancak dünyadaki en güçlü şey sevgi. Sevginin gücünü kullanarak nefreti yenmek mümkün. Bu da ancak içimizdeki sevgiyi büyüterek ve de paylaşarak olabilir. Masumiyetimizi koruyup ona saygı göstermek gerek. Sonuç da hepimiz barış istiyoruz. Ancak bireylerin içinde, dünyalarında tek, tek barış olmadıkça genel anlamda barıştan söz etmek de mümkün değil.
Yaptığınız müziğin aynı zamanda evrensel değerlerle ilintili olduğunu ve insanlığa bir mesajı da olduğunu ifade etmek istiyorsunuz?
Doğru. Yaptığımız müzik içimizdeki sevgi gücünü uyandırarak, yükseltip güçlendirmekte. İnsanların kendi içlerindeki bu gücü hissetmeleri için, aynı zamanda sevginin paylaşılmasını sağlamak için zaman, zaman turneler düzenleyip halk konserleri ile mümkün olan en geniş kesimlere müziğimizi tanıtmaya sevdirmeye çalışıyoruz.
Turne ile nereleri dolaştınız?
Rusya içinde verdiğimiz konserlerin yanı sıra Almanya, Avusturya, İtalya, Slovakya, Polonya, Malezya, Hindistan ve son olarak da Türkiye'ye geldik.
Türkiye'de de İstanbul'dan başlayıp Anadolu'da birkaç ilde konser vermek arzusundaydık. Diyarbakır tam da orta yere denk düştü. Şehrinizin ismini duymuş açıkçası çok da merak etmiştik. Bu vesileyle Diyarbakır'ı da görmüş olduk. Çok güzel ve büyülü bir şehir.
Sonuçta esintili bir sonbahar akşamında açık havada, sanat sokağına ve Diyarbakır'a Ruslar geldi. Ve Kürtlere Hint müziği ile uzak doğu felsefesinin esintilerini taşıdı. Her parçanın öncesinde ve sonrasında hangi duyguların insanın bedenine, ruhuna egemen olabileceği açıklamasını da yapmakta ihmal etmediler.
Anlaşılan Ruslar Sosyalizmi becerememiş 80 yıllık uygulamanın ardından havlu atmışlardı. Bizim düşümüzde hala sosyalizm olsa da bu kez Ruslardan Hint Müziği dinlemek ve Hint dansları izlemek nasip olacaktı. (ŞD/YS)