Mevcut Planlama Temel Hakların İhlali
Dernek, 17 Ağustos depreminin 6. yıldönümünde yaptığı basın açıklamasında, "İstanbulluların kararlardan haberi yok. Yalnızca çıkarını temsil edebilen ve kent yönetiminin istişare mekanizması ile temas halinde olan kesimlerin plan kararlarından haberi var" dedi.
"5316 sayılı yasa, nazım planların hazırlanması konusunda kent yönetimini yetkili kılıyor. Bu kapsamda kurulan 'Kent Atölyesi'nde İstanbul'un 1/25 bin ölçekli nazım planları, 1/100 bin ölçekli çevre planları ve stratejik planları hazırlanıyor. Plan hazırlıklarına katkıda bulunan uzmanlar ise Deprem Master Planı'nda olduğu gibi üniversitelerden devşiriliyor. Sanki bağımsız bilgi üretimine, üniversitelere, STK'lara ihtiyaç yokmuş gibi, bütün kurumlar, uzmanlar belediyenin bir şirketinin çalışanları olarak plan hazırlığına, projelere karar veriyorlar."
Dernek, bu planlama anlayışının "mevcut aktörlerin kendi konumların temsil etmelerini yeterli gördüğünü" ve "her şeyden önce temel insan haklarının ihlali anlamına geldiğini" söyleyerek, sivil topluma açık bir planlama anlayışı için mücadele çağrısında bulundu.
Mimarlar Odası: Barınma hakkımızın peşine düşmüyoruz
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi de, "en temel hakkımız olan barınma hakkının peşine düşüp hesap sorabilen bir toplum olmadığımızı" söyledi, 17 Ağustos depreminin ardından gerçekleşenlere dikkat çekti:
"* Başta ranttan yana imar politikaları olmak üzere, yanlış yatırım kararları, betonarmeye endekslenmiş yapım sistemleri, kamu ihale düzeni, eğitim sisteminden gelen sorunlar ve denetimsizlik gibi doğa olaylarının afete dönüşmesindeki nedenler, geçmişte olduğu gibi bugün de devam ediyor.
* İstanbul'un bütünsel olarak depreme hazırlanması adına ciddi ve gerçekçi mesafeler alınmadı, bu konuda atılan bazı olumlu adımlarsa amacından saptırılarak rant ve politik kazanç mekanizmalarına dönüştürüldü.
* İstanbul Deprem Master Plan çalışması, ana kararları bakımından rafa kaldırıldı; kamusal yetki ve sorumluluk sahipleri tarafından amacından saptırılmış bir şekilde bazı pilot bölgelerde kentsel dönüşüm bahanesi ile uluslararası gayrimenkul sektörünün derdine derman reçetesi olarak uygulamaya konuldu." (TK)