Akademisyenlerin 38. açıklaması

"Bugün 15 Ekim Cuma. Nöbetimizin 192., direnişimizin 285. günündeyiz. Sizlere hâlen basının alınmadığı, çevresinde polisin ağır silahlarla devriye gezdiği, her köşesinin kameralarla, özel güvenlik güçleri ve sivil polislerce denetlenmeye çalışıldığı, girişlerine yüksek demir parmaklıkların yerleştirildiği kampüsümüzden sesleniyoruz.

"11 Ekim Pazartesi günü atanmış rektör keyfî bir kararla değerli meslektaşımız Can Candan'ın üniversiteye girişini yasakladı. Dersini vermek için üniversiteye Kale Kapı'dan giriş yapmak isteyen Can Candan, özel güvenlik tarafından rektörün şifahen verdiği talimat doğrultusunda engellendi. Kısa sürede Kale Kapı'nın etrafı çevik kuvvet ve sivil polisle sarıldı.

"Yönetimin acizliği" 

"Bunun üzerine Can Hocamızı yalnız bırakmamak ve bu zorbaca müdahaleye itiraz etmek için birçok akademisyen kapıya gitti ve gün boyu kendisine destek oldu. Meslektaşımız Can Candan'ın kampüse alınmamış olması, tıpkı kendisinin 88 gün önce asılsız gerekçelerle görevden alınması gibi yönetimin içinde bulunduğu acizliği güvenlikçi uygulamalarla örtme çabasıdır.

"Can Hocamız, film sertifika programında verdiği dersler, yaptığı arşiv çalışmaları, idari görevleri, kulüp aktivitelerine verdiği destekler ve üniversite sinemasının kurulması sürecindeki önemli rolüyle on dört senedir üniversitemizin eğitim ve kültür hayatına çok değerli katkılar sağladı.

"Can Candan'ı hukuksuzca görevden alıp üniversiteye girişini kişiye özel bir kararla yasaklamak verilen tüm bu emeğe saygısızlıktır; özerk ve özgür üniversite ilkelerinin vahim bir ihlali olduğu gibi öğrencilerimizin eğitim hakkının da gaspıdır.

2021-10-15 Boğaziçi Üniversitesi Akademisyenleri Nöbeti No. 192 Açıklaması (Bülten 38) from Can Candan on Vimeo.

Candan, Erçin, Binbaşgil, Vardar...

"Hocaların kampüsteki varlığını kendisine tehdit olarak gören atanmış yönetimin bu tutumunu kabul etmiyoruz. Can Candan'ın bir an önce göreve iade edilmesini, göreve iade edilme işlemi gerçekleşene kadar kampüslerimize serbestçe girmesinin sağlanmasını talep ediyoruz.

"Akademisyenlerin yüzde 95'nin ret oyunu almış atanmış rektörlük baskıcı tasarrufları ve üniversite mensuplarını hedef alan suçlayıcı söylemleriyle üniversite hayatına hasar vermeye devam ediyor.

"Fakülte ve bölüm kararları yok sayılarak derslerine son verilen meslektaşlarımız Feyzi Erçin, Seda Binbaşgil ve Özcan Vardar'ın öğrencileri ile bir araya gelmesi de engelleniyor.

Öğrencilere yönelik soruşturma ve davalar

"Bununla birlikte, gittikçe artan sayıda öğrencimiz tutuklama, yurtdışı yasağı ve adli kontrol gibi yöntemlerle sindirilmeye çalışılıyor. Tutuklu öğrencilerin derhal serbest bırakılarak kampüse dönmelerini ve öğrencilere yönelik soruşturma ve davalara son verilmesini talep ediyoruz.

"Boğaziçi Üniversitesi tam zamanlı, yarı zamanlı ve emekli hocaları, mezunları, öğrencileri ve idari çalışanlarıyla özgür ve demokratik bir kurumdur. Bu kurumun mensuplarını birbirine bağlayan, hiyerarşik emir komuta zinciri değil bilime, akademik ilkelere ve çoğulculuğa verdiği yüksek değerdir.

"Mücadele devam ediyor"

"Bu değerlere sahip çıkmak için 10 aydır sürdürdüğümüz mücadele kurumumuzun tüm bileşenlerinin çabasıyla devam ediyor. Bunun en güzel örneklerinden birini geçtiğimiz hafta öğrencilerin ve hocaların ortak katkılarıyla düzenlenen alternatif oryantasyon etkinliğiyle tecrübe ettik.

"Üniversitemizdeki tüm fakülte dekanları ve enstitü müdürleri seçimle göreve gelmelidir. Şeffaf ve demokratik yollardan belirlediğimiz Mühendislik Fakültesi dekanı, Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri Enstitüsü müdürleri bir an önce görevine atanmalıdır.
Atanmış Rektör Naci İnci ve yönetimi ile bugüne kadar hukuksuzca kadrolaşmış tüm isimlerin istifasını talep ediyoruz.

"Türkiye'de demokratik ve katılımcı ilkelere dayalı bir üniversite ideali gerçekleşene kadar kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz!"