DEM Parti yarın İBB'yi ziyaret edecek

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Diyarbakır İl Örgütü’nde Eş Genel Başkan Tülay Hatimoğulları başkanlığında Olağanüstü Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısını gerçekleştirdi. Yaklaşık iki saat süren MYK toplantısının ardından Tülay Hatimoğulları gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İBB yarın ziyaret edilecek
Tülay Hatimoğulları, “ Sabah operasyonla karşı karşıya olduğunuzu gördük. Bu sefer İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkanı Ekrem İmamoğlu ile beraber yüzü aşkın bir isim olduğunu, çok sayıda kişinin gözaltına alındığını öğrendik. Bu durumun ardından Newroz alanında tepkimizi ortaya koyduk. MYK olağanüstü toplantıya çağırdık. Bu yaşanan süreci asla kabul etmediğimizi, yargı eliyle gerçekleşen bir siyasi darbe olduğunu bir kez daha çiziyoruz. Yarın benim de içinde bulunduğum MYK üyelerimiz ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret edeceğiz” dedi.
Yapılan gözaltılara ve soruşturmalara tepkilerini İstanbul’da da göstereceklerinin altını çizen Tülay Hatimoğulları, “Şunu bütün Türkiye bilmeli ki, bizler demokratik toplum anlayışımız ve Sayın Öcalan’ın gerçekleştirmiş olduğu ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’ 85 milyon yurttaşımızın demokratik bir zeminde ortak yaşamı tesis etmenin çağrısıdır. Bu çağrı asla yargı eliyle gerçekleşen bir darbeyi, yargının siyasiler üzerinde bir sopa olarak sallandırılmasını, Demokles kılıcı gibi sallandırılmasını kabul etmiyoruz. Etmeyeceğiz. Demokratik mücadelemizi sonuna sürdüreceğiz ki, demokratik mücadelenin tıkanan tüm kanalları açılsın. Bu mücadeleyi sürdüreceğiz ki; demokratik bir Türkiye’ye hep birlikte sahip olalım” ifadelerini kullandı.
"Kent uzlaşısına dava açıldığını ilk kez görüyoruz"
Kent uzlaşısının hedef alınmasına dair soruyu yanıtlayan Hatimoğulları, “Bu süreç Esenyurt Belediye başkanına yapılan operasyon ve tutuklanması süreciyle başladı. Akabinde kent uzlaşısı kapsamında çok sayıda insanımıza HDK dosyası açılarak, tutuklandığını biliyoruz. İçinde belediye meclis üyelerinin olduğu çok sayıda insan, bunu kabul etmek mümkün değil. Kent uzlaşısı seçimler de sağlanmış bir uzlaşıdır. Kent uzlaşısı bir kentte bütün dinamiklerin biraraya gelerek, ortak bir şekilde oluşturdukları uzlaşıdır. Bu uzlaşıya orada bir Kürt kendini temsil edemez, bir Diyarbakırlı, Vanlı kent uzlaşısında yer alamaz, yaklaşımını asla kabul etmiyoruz. Kent uzlaşısı hedeflenerek, sayın İmamoğlu ile ilgili açılan dosyaların buraya bağlanmak istendiğini de bugün savcılığın yaptığı açıklamada gördük. Bunu kabul etmek mümkün değil. Bir kent uzlaşısına dava açıldığını ilk kez görüyoruz. Hem Türkiye’de hem de dünyada uzlaşmaya dava açıldığını görüyoruz. Uzlaşmaya dava açan bir anlayış asla demokrasiyi temsil edemez. Böyle bir yargının demokratik ve bağımsız olduğundan bahsedilemez, bunu kabul etmiyoruz. Bunun karşısında olduğumuzu, olacağımızı mücadelemizi vereceğimizi ifade edelim” dedi.
"Sayın Öcalan'ın çağrısı 85 milyonadır"
Sosyal medya hesaplarında DEM Parti’ye yönelik yapılan “süreç” tartışmalarına da değinen Hatimoğulları, “DEM Parti, Sayın İmamoğlu’nun dün diploma iptali ve bugün gözaltına alınmasına dair tepkisini ortaya koymuştur. Sizin söylediğiniz çelişki olsaydı; biz tepkilerimizi ortaya koymamış olurduk. Bu soru sorulmaması gereken bir sorudur. Sayın Öcalan’ın yaptığı çağrı ve kendisinin biz İmralı’da iken; bizlere bu çağrının ne anlama geldiğini ifade ettiğinde bu çağrı; ‘En başta barışı, toplumsal barışı hedefler’ dedi. ‘85 milyon yurttaşımızı ilgilendirir’ dedi. ‘Kürde demokrasi başkasına ‘demokrasi yok’ diye bir anlayışı asla kabul etmem’ dedi. Bugün Kürde gelecek demokrasi, Ruma da, Türk’e de bütün farklı inançlardan insanlara da demokrasi anlamını taşır. Bu çağrının anlamını yine Sayın Öcalan’ın kendi ifadesiyle söylüyorum; 85 milyon yurttaşımızın demokratik bir Türkiye’de yaşaması için, şu anda yaşanan antidemokratik uygulamaların son bulması ve demokratik bir toplumu inşa etmenin kapılarını açmayı hedefleyen bir çağrıdır. O nedenle biz ilkesel olarak, biz her daim demokrasi mücadelesinin sadece dayanışmacısı değil, içinde olduk, kalbinde olduk olmaya da devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Barış Annesi Havva Kıran: “Bir canımız var, barışa feda olsun”

Salih Müslim: Anlaşma gerçekten uygulanırsa yeni bir Suriye şekillenecek

Fotoğraflarla Diyarbakır'da 8 Mart
Diyarbakır'da 8 Mart: "TJA yasaklanamaz"

Sevda Karaca: İşçi kadınlar için hâlâ en güvenli yer mücadele!
